TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu… Kurtulmuş’tan “Terörsüz Türkiye” Mesajı: ya Biz Başaracağız ya Emperyalistler Başaracak
(TBMM) – TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Kurtulmuş, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu çalışmalarına ilişkin, “Bu sürecin başından bu yana kadar Anayasa’nın ilk 4 maddesiyle ilgili hiçbir tartışma gündeme gelmemiş ve getirilmemiştir. Bu sürecin hiçbir yerinde federasyon, ayrı bir devlet kurmak gibi konular gündeme getirilmemiştir. Asla konuşulmamıştır. Bu sefer mutlaka başaracağız, başka çaremiz yoktur. ya biz başaracağız ya emperyalistler başaracak” dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplandı. Komisyonda, TBMM, Kamu Denetçiliği Kurumu ve Sayıştay’ın bütçelerinin görüşmeleri TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un milletvekilleri tarafından kendisine yöneltilen soruları cevaplandırılmasının ve bütçe oylamasının ardından tamamlandı. Kurtulmuş, Kamu Denetleme Kurumu ve Sayıştay’a yönelik sorulara ise yazılı cevap verileceği iletildi.
Kurtulmuş, milletvekillerinin sıkça dile getirdiği bakanlıklara verilen soru önergelerinin yanıtlanmamasına dair şikayetlerle ilgili, “Yürütmeye soru önergelerine zamanında cevap verilmesiyle ilgili taleplerimizi açık bir şekilde ifade ettik. Daha evvel de 3 kez daha söylemiştik, bu da 4. oldu. Bu takibimizin sonunda da soru önergelerin cevaplandırılması oranı bu yasama yılı itibarıyla yüzde 69’a çıkmış oldu. Hem tatmin edici hem de vaktinde cevapların verilmesi lazım” dedi.
“Meclisimizin belki 40-50 yıl mekan sorununu çözecek yeni bir bina yapılmasıyla ilgili proje düşünce faslında”
Kurtulmuş, Meclis bütçesindeki sermaye giderlerindeki yüzde 52,8’lik artışın büyük bir kısmının şartların iyileştirilmesi açısından yapılması düşünülen yeni TBMM binası için ayrıldığını belirterek şunları söyledi:
“Sermaye giderlerindeki artışın nedeni: Yüzde 52 civarında bir artış bütçeye koyduk. Ümit ederim ki bunu harcamayız. Buradaki amaç, herhangi bir yeri güzelleştirmek değil. Buradaki amaç, Meclis’imizin büyük bir mekan sorunu olduğunu ben her gün yaşıyorum. Yeni bir grup kurulduğunda gruba nasıl, nerede yer vereceğiz konusu bir sorun haline geldi. Meclisimizin belki 40-50 yıl mekan sorununu çözecek yeni bir bina yapılmasıyla ilgili düşünce faslında, projeleri ortada olmayan… Burada bize yakışacak, burayı terk eden bir kamu kurumunun binasını alırsak zaten herhangi bir bina yapma ihtiyacımız kalmayacak. Tasarruf tedbirleri paketinde TBMM kapsam dışıdır. Kapsam dışında olmamıza rağmen buna 3 yıldır uyuyoruz. Sermaye giderlerindeki 5 milyarlık artışın muhayyer 3 milyarı bina yapımı için ayrılan bir ihtiyat payıdır. Ayrıca burada 500 milyonluk sermaye giderleri artışındaki şey, bizim Atatürk Köşkü’yle ilgili ayırdığımız bir şey. Fevkalade zor bir bina. Cari transferlerden bir tek STK’ya bir ödeme yapılmamıştır ve yapılmayacaktır. Önceki yıllarda da olduğu gibi önceki dönem milletvekillerimizin sağlık harcamaları cari transferler yoluyla karşılanıyor. Onun vermiş olduğu 3 milyar 170 milyon liralık bir sağlık gideri söz konusudur.”
Meclis içinde yer alan kreşte eğitim gören çocuklara “değerler eğitimi” adı altında din dersi verildiği iddialarına ilişkin de konuşan Kurtulmuş, “Kreşte değerler eğitimi verilmesiyle ilgili konu dile getirildi. Haftada bir gün sorumluluk, sevgi, saygı gibi; bir gün, o da seçmeli olarak, bayrak sevgisiyle başlayan, milli değerlerimizi içeren, iyilik gibi konuların gündeme getirildiği seçmeli bir dersten bahsediyoruz. 300 çocuğumuzdan 266’sı değerler eğitimini alıyor. Hiçbir arkadaşımız bunu din dersi gibi algılamasın ve algılatmasın. Başka konularda da seçmeli derslerimiz var” diye konuştu.
Siyasi Etik Kanunu, yeni anayasa, içtüzük, Siyasi Partiler Yasası ve Seçim Yasası’na ilişkin düzenlemelerin Meclis’in sorumluluğu olduğunu belirten Kurtulmuş, bu düzenlemelerin tüm gruplarla beraber çalışarak geçirilmesi gerektiğini belirtti.
“Bütün partiler elini taşın altına koydu”
Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’na dair kamuoyunda yer alan tartışmalara ilişkin de konuşan Kurtulmuş, şunları söyledi:
“Meclis’te yasa ile kurulan komisyonlar, ihtisas komisyonları var başka komisyonlarımız var. Bir de defakto dediğimiz, şimdiye kadar TBMM teamüllerinde çokça toplanmış olan, Meclis Başkanı’nın çağrısı üzerine toplanan komisyonlar var. 18, 20, 21, 23, 24, 26. dönemlerde 10 kez Meclis Başkanı tarafından defakto komisyonlar kurulmuştur. Bu komisyonlar, yasayla kurulmuş komisyonlar olmamakla birlikte TBMM’nin teamülleri de fevkalade kuvvetli mevzuat parçasıdır. Bu teamüller gereğinde kurulmuştur.
Bu komisyonu ben kurmadım. Bu komisyon, siyasi partilerin bir parti hariç 11 partinin genel başkanlarının, parti yönetimlerinin uygun görmeleriyle, destekleri ve katılımlarıyla… Bir günde de kurulmadı. O süreçte ileride neler yaşandığını anlatırım. Defaatle yapılan görüşmeler sonucunda oluşmuş olan komisyondur. Bütün partiler elini taşın altına koydu. Herkes burada bu sorunun çözülebilmesi için üzerine ne düşüyorsa bu tarihi sorumluluğu yerine getirmek için gayret sarf ettiler. İnşallah sonuç alacağımızı ümit ediyorum.
“Sürecin başından bu yana kadar Anayasa’nın ilk 4 maddesiyle ilgili hiçbir tartışma gündeme gelmemiştir”
102 yılın 50 yılı terörle geçti. 50 yılda bu salonda bulunan herkes şehit cenazelerine katıldı. 10 binlerce genç insan öldü. 2013 yılında üniversite bir grup arkadaşımız ile yaptığımız çalışmada o günün rakamlarıyla terörün Türkiye‘ye maliyeti 1.3 trilyon dolardı. Belki şimdi daha fazla. Bu kadar ağır bir bedeli ödemiş millet, bu acılardan kurtulmasın mı? Terörsüz Türkiye diye ortaya koyduğumuz bu çabalar, bütün bölgenin terörsüz hale gelmesinin önünü de açmaz mı? Bunun için her birimizin fedakarca bu çalışmalara destek vermesi lazım. Bu sürecin başından bu yana kadar Anayasa’nın ilk 4 maddesiyle ilgili hiçbir tartışma gündeme gelmemiş ve getirilmemiştir. Bu sürecin hiçbir yerinde federasyon, ayrı bir devlet kurmak gibi konular gündeme getirilmemiştir. Asla konuşulmamıştır.
Terör örgütü diyor ki, ‘Ben silahı bırakıyorum.’ ‘Silah bırakma’ mı diyeceğiz? Silahını bırak, ilan ettiğin gibi bütün bileşenlerinle birlikte silahsızlanma meselesini tamamla, artık bir eli sandıkta bir eli silahta Türkiye siyaseti olmaz. Elin oğlu bilmem kaç bin kilometre öteden gelip burada Türklerin, Kürtlerin, Arapların, Acemlerin, Şiilerin arasına fitne fesat sokarak bunları proxyleri olarak kullanıyorlar. Biz Allah aşkına niye bölge halkının insanları olarak ortak bir geleceği hep birlikte oluşturmayalım? Devletimizin birliği, vatanımızın yıkılmazlığı mevzubahis dahi edilemez. Bu tarihi dönemeçte olumlu adımlar atılmıştır. Bu sonuç alındı manasına gelmiyor. Köşesinde bekleyen birtakım çakalların gerçekten bu iş başarılmasın diye nice hesaplar içerisinde olduğunu biliyoruz. Nice istihbarat örgütlerinin bölgede hangi toplantıları yaptığını biliyoruz. Bugün bu örgüte verdiklerinden çok daha fazla silahları yarın başka silahları verirler.
“Türkçe’den başka dilin resmi dil olarak kullanılması mümkün değildir, öyle bir talep söz konusu değildir”
Komisyon çalışmaları çok kolay olmadı ama çok teşekkür ediyorum katılan tüm siyasi partiler ve 51 milletvekili arkadaşımız büyük bir olgunlukla bir araya gelebilir, birbirine hakaret etmeden, çelme takmadan adımlar atabilir. Bu süreç, sadece kendi yankı odalarıyla konuşacağımız bir süreç değildir. Hepimizin bir siyasi aidiyeti, toplumda bir şekilde muhatap olduğumuz kitleler var. Mesele sadece kendi kitlemizi, kendi siyasi aidiyetimiz olan grupları tatmin etmek değildir. Mesele, 86 milyonun tamamının ortak faydasını ortaya koyabilmektir.
Diyarbakır’daki konuşmamın söylediğim Kürtçe sözler, anonim sözlerdir, herhangi bir şaire ait değildir, herhangi bir divanda yer almamaktadır. Bu sözlerin herhangi kimseye zararı var mıdır? Bu sözün TBMM’nin sosyal medya hesabından paylaşılması polemik konusu yapılmamalıdır. TBMM resmi sosyal medya hesabından benden önce de benim dönemimde de 100’ün üstünde Türkçe’nin dışında dille yayın yapılmıştır. Türkiye’nin resmi dili Türkçe’dir, Türkçe’den başka dilin resmi dil olarak kullanılması mümkün değildir, öyle bir talep söz konusu değildir. Bu sefer mutlaka başaracağız, başka çaremiz yoktur. ya biz başaracağız ya emperyalistler başaracak.”
Kurtulmuş’un soruları cevaplamasının ardından; TBMM, Sayıştay ve Kamu Denetleme Kurumu bütçeleri Komisyon Başkanlığı tarafından okunarak AKP ve MHP’li milletvekillerinin oylarıyla kabul edildi.




